Die Welt gazetesinde yer edinen haberde, Kovid-19 salgını sebebiyle Çin’de yaşanmış olan sıkıntıların arkasından birçok firmanın üretimlerini Avrupa’ya taşımak istediği belirtilerek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bu mevzuda cazip fırsatlar sunmuş olduğu vurgulandı.
DP World Yarımca’nın CEO’su Kris Adams’ın, konumu sebebiyle Marmara Denizi’ndeki konteyner terminalinde büyük fırsatlar görmüş olduğu ve “Türkiye’deki yatırım fırsatlarına iyi niyetle bakıyoruz. Ülke muazzam bir gelişme potansiyeline haiz.” söylediğine yer verilen haberde, internasyonal şirketlerin tedarik zincirlerini tamamen tekrardan düşünmek zorunda oldukları, bunun için mahalli ve bölgesel teslimat seçeneklerine daha çok odaklandıkları ifade edildi.
Haberde Erdoğan’ın açıklamış olduğu benzer biçimde Türkiye’nin, “dünyanın önde gelen üretim merkezlerinden biri” olmaya hazırlandığı ve bunun için koşulların da iyi olduğu kaydedildi.
Türkiye’nin genç ve iyi eğitimli bir nüfusa haiz olduğu ve altyapının mevcut hükümet döneminde büyük seviyede genişletildiğine işaret edilen haberde, “Avrupa, Asya ve Afrika arasındaki konumu, ülkeyi uygun bir merkez haline getiriyor. Ek olarak Türkiye Gümrük Birliği üyesi olduğundan AB ile mal dolaşımı özgür.” ifadelerine yer verildi.
Haberde yapıştırıcı malzemeler üreten Alman şirketi Tesa’nın, Türkiye üstünden Yakın ve Orta Doğu’daki faaliyetlerini genişletmeyi organize ettiği ve şirket sözcüsünün, “Metropol mühim bir lojistik merkezi olduğundan ve Avrupa, Asya ve Afrika için coğrafi bir kavşağı temsil ettiğinden, İstanbul satış ekiplerimizin genel merkez olacak.” söylediği aktarıldı.
İtalyan moda üreticisi Benetton’un da bu senenin sonundan itibaren Asya’daki üretimini yarıya indireceği ve Sırbistan, Hırvatistan, Türkiye, Tunus ve Mısır’daki kapasitelerini artıracağı belirtilen haberde, mobilya mağazası Ikea’nın da koltuk, kitaplık, gardırop ve mutfak dolabı benzer biçimde ürünlerin Türkiye’de üretilmesini istediği vurgulandı.
Makalede Türkiye’nin Rusya politikasına dikkat çekilerek Türkiye’nin AB’nin Rusya’ya uyguladığı yaptırımlarına katılmamasının Avrupalı şirketleri endişelendiren bir mevzu olduğu kaydedildi.
Yoruma kapalı.