Türkiye’nin yerli müdafa sanayii alanında imza attığı başarılar, Çin ordusunun da yakın takibinde. Çin Halk Kurtuluş Ordusu’nun (PLA) resmi gösterim organı PLA Daily, cenk gemileri ve müdafa sistemleri alanında imza atılan başarıları, sayfalarına taşıdı.
Makalede, “Dünya Kupası’nda Katar’ın hususi misafiri” olarak vasıflandırılan Türk Birliği’na ilişik Burgazada fırkateyni, birçok Ortadoğu ülkesince tanındığı açıklandı. Türkiye’nin MİLGEM projesi, kapsamında üretilen ADA sınıfı üçüncü gemisi Burgazada’nın, 2018 senesinde İstanbul Tersanesi’nden suya inerek görevine başladığı hatırlatıldı.
TÜRKİYE İZLEYİCİDEN KATILIMCIYA DÖNÜŞTÜ
Makalede, ABD Kongresi’nin 1974’te, Kıbrıs Sulh Harekatı’nın başlamasıyla Türkiye’yi şaşırtacak bir karar aldığını ve ülkeye tabanca ambargosu uyguladığı hatırlatıldı. Engelleme sebebiyle, ABD yapımı 10’dan fazla muhribi teslim alamayan ve filosu gelişmiş cenk gemilerinden yoksun olan Türkiye’nin, utanç verici bir durumla karşı karşıya kalmış olduğu ifade edildi. Ambargonun, direkt ve dolaylı milyarlarca dolar ekonomik kayba yol açmış olduğu açıklandı.
O günlerden ders alan Türkiye’nin, kendi gücüyle cenk gemisi üretmek için harekete geçmiş olduğu açıklandı. Ulusal Vapur projesi MİLGEM’in başlamasıyla, Türk vapur inşa sanayiinin kendi gücüne dayanarak vapur inşası yolunda başarıyla ilerlediği ve dünyada vapur inşası sahnesindeki bir seyirciden katılımcıya dönüştüğü ifade edildi.
Hükümetin, 2004 senesinde MİLGEM’i tekrardan planlayarak 1,5 milyar dolar yatırım yapmış olduğu belirtilirken, yerli bir çağdaş cenk gemisi inşa edilmesi sonucu alındığı ve dört yıl sonrasında, Heybeliada’nın suya inerek dünyayı şaşırttığı vurgulandı.
Türkiye’nin, inovasyonun temellerini attığı, 50’nin üstünde bilimsel araştırma enstitüsü ile iş birliği yapmış olduğu ve tasarım ekipleriyle emek harcayarak üretim hatları inşa ettiğine dikkat çekildi.
“ERDOĞAN TAM BAĞIMSIZLIĞIN ÖNEMİNİ VURGULUYOR”
PLA Daily makalesinde, Türkiye’nin bir tek cenk gemisi ihtiyacını karşılamadığı, ek olarak bu alandaki ihracat rakamlarını da katladığı belirtilirken, şu ifadelere yer verildi:
“Pakistan, Temmuz 2018’de 4 tane ADA sınıfı korvet satın aldığını deklare etti. Bu, o dönem Türkiye’nin en büyük müdafa donanımı ihracatı projesiydi. Bunu, Kazakistan ve başka ülkelerden alınan siparişler izledi. 2002 senesinde 200 milyon dolar seviyesindeki müdafa ihracatı 2020 itibarıyla 2 milyar doları geçti. Türkiye, büyük ölçekli bir hava müdafa fırkateyni inşa etmeyi hedefliyor 2002 senesinde 200 milyon dolar seviyesindeki müdafa ihracatı 2020 itibarıyla 2 milyar doları geçti. Türkiye, büyük ölçekli bir hava müdafa fırkateyni inşa etmeyi hedefliyor”
Türkiye’nin İstanbul Tersanesi’nde, sonrasında ADA sınıfı tasarımına dayanılarak geliştirilen daha ileri bir model olan İstanbul sınıfı fırkateyni tanıtılmış olduğu bu geminin donanımlarının yerlilik oranının yüzde 80’e ulaşmış olduğu açıklandı.
Makalede, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, toplumsal medya hesabından yapmış olduğu paylaşımlara atıfla, “Erdoğan müdafa sanayiinde tam bağımsızlığın önemini vurguluyor” ifadesine yer verildi. Türkiye’nin bir tek 4 yılda, vapur inşa sanayisinde bir çığır açmış olduğu açıklandı.
HAVA SAVUNMA SİSTEMLERİNDE YERLİ DÖNÜŞÜM
Makalede, Türkiye’nin Rusya’dan S-400 hava müdafa sistemi satın almasından sonrasında ABD ile yaşamış olduğu krizin, gene bir ABD ambargosu ile sonuçlandığına dikkat çekildi. Bunun üstüne Türkiye’nin de süratli bir halde HİSAR sistemini geliştirdiği ifade edildi.
HİSAR’ın menzilinin oldukca uzun olmasa da, komşu ülkelere nazaran müdafa kabiliyeti üstün bir sistem olduğu belirtilirken, şu ifadelere yer verildi:
“Türkiye, 35 mm’lik uçaksavar cephaneleri ve Atmaca gemisavar füzeleri şeklinde yerli sistemlerle donatılmış cenk gemilerini modernize etme çabalarını sürdürüyor. Türk ordusu, mart ayında Avrupalı teşekküller ile iş birliği yapma mevzusunda anlaştı. Türkiye, en iyi örnekleri çalışıp donanımlar geliştirerek vapur radarları, muharebe ve tabanca sistemleri üretecek.”
Yoruma kapalı.