TBMM Başkanı Şentop üniversiteli gençlerle buluştu

Üsküdar Valide Sultan gemisinde üniversiteli öğrencilerle kahvaltıda buluşan Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Mustafa Şentop, konuşmasında Türkiye’deki darbe ve darbe girişimlerini, 12 Eylül’de yaşananları anlattı. En kuşatıcı ve en ağır darbenin vurulduğunu söylediği 1980 yılı.

Şentop, 1980 darbesinden sonra başta üniversiteler olmak üzere toplumsal hayatın siyasetten soyutlanmaya çalışıldığını ve üniversite öğrencilerinin siyaset yapmalarının, siyasi partilerin gençlik ve kadın kolları kurmalarının, sivil toplum kuruluşları ve siyasi partilerle çalışmalarının yasaklandığını söyledi. kaldırıldığını bildirdi.

80’li yılları, bir yandan siyaset üzerinde ciddi kısıtlamaların olduğu, diğer yandan kültürel hayatın bugün de dahil olmak üzere 90’lı yıllara göre çok daha zengin ve hareketli olduğu bir dönem olarak tanımlayan Şentop, çok sayıda kitap yazıldığını ifade etti. okudu, o dönemde pek çok dergi çıktı ve İstanbul’un birçok yerinde yazılar yazıldığını, paneller ve toplantılar yapıldığını anlattı.

Şentop, o dönemde öğrenci arkadaşlarıyla dönemin sorunlarını tartıştıkları bir hukuk dergisi çıkardıklarını, derginin Mayıs 1988 sayısının kapağının başkanlık sistemiyle ilgili olduğunu iddia etti.

“Bugün ‘Başkanlık sistemi, başkanlık sistemi falan’ diye konuşuyoruz. “Bu yeni bir konu veya birkaç yıllık bir konu gibi geliyor. Ancak öyle değil. 1988’de bu konuyu dergiye kapak yaptık ve pek çok makale var. O dönemde Refah Partisi’nin İstanbul il başkanı olan Recep Tayyip Erdoğan da görüş bildirdi. Türkiye için en uygun hükümet sistemi başkanlık sistemidir” dedi. “Gençliğin bir fotoğrafı var. Türkiye’nin önemli bir konusu olarak bu başkanlık, hükümet sistemi o dönemde tartışılıyordu. Gençler bir şekilde Türkiye’yi ve dünyayı kendi imkânları ve beklentileri dahilinde değerlendirmeye çalışıyorlar. Rahat hareket edebiliyorlar. büyük bir özgüvenle bu konuda.” Genelde Türkiye’de insanlar kendilerini yakın hissettikleri siyasi alanlarda görüşlerini ifade etmeye çalışırlar veya inançlı bir şekilde görüşlerini ifade etmeye çalışırlar. Aslında gençlik yılları bu tür alanları ve kategorizasyonları sevmeyenlerin yıllarıdır. Sahip olduğunuz nesneleri ve fikirleri çevrenize ve bulunduğunuz yerlere eklemeniz gerektiğini düşünüyorum. Bu konuda teknolojinin ve sunduğu imkanların daha fazla fırsat sunduğunu görüyoruz. Ancak yararlı yönler mi yoksa zararlı yönler mi toplumsal yapıyı daha çok etkiler, bu tüm dünyada tartışılır.

“HANGİ BİLGİLER YANLIŞ, HANGİSİ DOĞRU, HANGİSİNİN FABRİKADAN AYRILMASI ZOR”

Şentop, ortaokuldayken ders kitapları dışındaki bilgilere erişimin kısıtlı olduğunu ve öğretmenlerin öğrencilere daha fazla bilgi vermesi gerektiğini anlattı.

“Bilgi artık çok kolay ve kolay ulaşılabilir hale geldi. Hepiniz cep telefonunuzdan bilgi geziniyorsunuz. Aklınıza gelen her şeyi sorabilirsiniz, araştırabilirsiniz. Bilgiler, dışarıdan sağanak yağmur gibi yağıyor insanların üzerine. her yerde yaşadığımız salgın süreciyle ilişkilendirsek bile infodemi diyoruz birileri bahsetmiş yani bilgisayar salgını ama iyi anlamda değil kötü anlamda çünkü bilgi var Neyin doğru neyin yanlış, neyin gerçek neyin uydurma olduğunu ayırt etmek zorlaştı, doğru bilgiyi vermek değil, doğru bilgiyi belirlemek ve doğru bilgiye ulaşmanın yollarını göstermek olduğuna inanıyorum.Bu bir tane daha üretken bir şey çünkü eskiden mezun olan bilgi sahibi olduktan sonra okumaya ilgi duymuyordu artık öğrendikleriyle işini, mesleğini yapabiliyordu. Üniversite bitti, insanlarda devam zorunluluğu var. Aksi takdirde kendi mesleğinizde çalışamayabilirsiniz bile.”

Küreselleşme ile ifade edilebilecek bu dönemin bazı zorlukları olduğu kadar güzellikleri de olduğunu söyleyen Şentop, dünyada büyük bir değişim ve dönüşüm yaşandığını söyledi.

Dünyanın koca bir kent haline geldiğini söyleyen Şentop, şu değerlendirmede bulundu:

“Gençken gazetelere baktığımızda dış politika sayfaları vardı. O sayfada yurt dışından haberler vardı. Gazeteler bir sayfasını dış haberlerle zar zor doldururdu. Gerisi hep Türkiye’nin içinden haberlerdi. Şimdi bakarsanız onda ön sayfalardaki haberlerin çoğu dış.ekonomi,ticaret ve eğitim hayatı ile ilgili.Ülkelerin iç ve dış politikaları yok artık.Hepsi bir oluyor.Böyle bir dönemde ancak biz hallederiz. küreselleşme şeklinde tanımlayıcı bir analizle”.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Mustafa Şentop, geleceğe yönelik tüm projeksiyonlarda dünyada güçlü, bölgesel ve küresel olabilecek 3-5 ülke sayıldığında Türkiye’nin kesinlikle ve kesinlikle içinde olduğunu gördüklerine dikkat çekti. sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bunun sebeplerini açıklayanlar var. Gerçekte siyaset yapıyorlar ama onlara fütürist, yani gelecek için fikir ve analiz üreten insanlar diyorlar. Bunun bir nedeni nüfus. bölge ve dünya, Türkiye nüfusu verimli bir nüfustur. Türkiye’den çıktık. O zamanlar Yunanistan ve Türkiye’nin nüfusu birbirine yakındı. Yunanistan’ın nüfusu o zamankiyle aynı. Türkiye’nin nüfusu 10 milyon civarındaydı, şimdi 85 milyon nüfusa sahip. Bu nüfus bolluğu. Bir coğrafyada nüfus bolluğu varsa o ülkenin, devletin geleceği için olumlu gelişmeleri analiz edebilirsiniz. Nüfus artış hızımız düşüyor olsa da diğer ülkelerle karşılaştırdığımızda genç nüfusa sahip olmak da önemli.Genç nüfusu iyi artırabilirse Türkiye önümüzdeki 100 yılda etkili olacak ender ülkelerden biri. Dünyanın bir ülkenin ekonomik gücü de önemlidir. Ekonominin büyüklüğü ve geleceği ile ilgili analizler ve öngörüler önemlidir. Bu konuda Türkiye’den daha iyi olan ülkeler var.”

Buradaki üçüncü önemli unsuru ise ülke coğrafyasına etki edebilme yeteneği olarak tanımlayan Şentop, şunları kaydetti: “Harekete geçtiğinizde, bir fikir ortaya koyduğunuzda, bir tez ortaya koyduğunuzda bunu yapan halklar, topluluklar, ülkeler var mı diye bakmak lazım. fikrinizi takip edin, takip edin ve benimseyin.Öyle ülkeler var ki Türkiye’nin birkaç katı nüfusa sahip, ekonomik büyüklüğü Türkiye’den birkaç kat büyük ama bir görüş, bir tez ortaya atıldığında ülke, insan yok. Tezlerin kendisinden farklı olduğunu savunanların veya toplulukların olduğunu söyledi.

Bu ikisi birleştiğinde nüfuz kabiliyetinin ülkeyi daha güçlü kıldığını vurgulayan Şentop, Türkiye’nin bugün ortaya koyduğu tez ve fikirlerin birçoğunun dünyada da karşımıza çıktığını söyledi.

“GEÇMİŞTEN BUGÜNE KADAR TÜRKİYE’NİN ESAS SORUNU MİLLET DEVLET BÜTÜNLÜĞÜ OLDU”

Meclis Başkanı Şentop, gençlere şu tavsiyelerde bulundu:

“Türkiye’ye inanmak, Türkiye’nin geleceğine inanmak önemli. Sizin için belki de en önemli pusula bu olmalı. Milletimizin tarihten getirdiği değerlere, azmine inanmak önemlidir. Yarattıkları değerlere sahip çıkmak ve bu toprakları bizlere vatan kılmak. Türkiye inşallah çok daha güzel günlere sizlerin emeği ve emeği ile ulaşacaktır. Türkiye’nin temel sorunu millet ve devletin bütünleşmesi olmuştur. geçmişten beri yani bu anlamda milletin değerleri ile devletin değerlerinin aynı olduğu bir meseleydi eskiden böyle değildi bazı siyasetçiler ve yöneticiler değişmeye ve farklılaşmaya çalışıyor milleti istediği istikamette ama türkiye ne zaman hamle yapsa milletin değerleri ile devletin değerlerinin aynı olduğu zamanlarda yapmıştır bunu milli mücadelemizin dönemidir savaşı dönemi ‘Bağımsızlık. Milletin değerleri ile devletin değerleri, amaç ve hedefleri bütünleştirilmiştir. İşte o zaman çok büyük bir hamle yaptık. 15 Temmuz için örnek verebiliriz. Dünyanın hiçbir yerinde kolay kolay önlenemeyen bir darbe hareketini millet-devlet bütünleşmesinin nasıl bastırdığını, engellediğini ve önlediğini gördük. Bu itibarla asıl amacımız milletin değerlerini devletin değerleriyle bütünleştirmekti ki bu siyaset yaparken başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere arkadaşlarımızın temel sorunuydu. Bunda büyük ölçüde başarılı olduk. 15 Temmuz, başarılı olduğumuzu gösteren bir sonuçtur. ‘Yeniden büyük Türkiye’ idealine inanmanızı, Türkiye’ye güvenmenizi ve Türkiye için çalışmanızı öneririm.”

İstanbul’un kendisi için adeta bir üniversite olduğunu söyleyen Şentop, öğrencilere bu fırsatı değerlendirerek yabancı dil öğrenmelerini önerdi. onlar yapar.

Şentop konuşmasının ardından hatıra fotoğrafı çektirerek gençlerle günün anısına sohbet etti. Programa AK Parti İstanbul Milletvekili Osman Boyraz da katıldı.

Yoruma kapalı.